KIM ÖZLERDI AVUC ICLERININ KOKUSUNU
O kadarda önemli degildir birakip gitmeler,
Arkalarinda doldurulmasi mumkun olmayan bosluklar
birakmasalardi eger.
Dayanilmasi o kadarda zor degildir, buyuk ayriliklar bile,
En guzel yerde baslatilsaydi eger.
Utanilacak bir sey degildir aglamak,
yurekten suzulup geliyorsa gözyasi eger.
Yuzkizartici bir suc degildir hirsizlik,
calinan birinin kalbiyse eger.
Korkulacak bir yani yoktu asklarin,
insan butun derilerden soyunabilseydi eger
O kadarda yurek burkmazdi alisilmis bir ses,
hic bir zaman duyulmasaydi eger.
Daha cabuk unutulurdu belki su sizdiran sarilmalar,
kara sevdayla sarip sarmalamasalardi eger.
Belirsizlige yelken acardi iri ela gözler zamanla,
Öylesine delice bakmasalardi eger.
Cabuk unutulurdu islak bir öpucugun yakici tadi belkide,
kalp, gögus kafese okadar yuklenmeseydi eger.
Yerini baska seyler alabilirdi uzun gece sohbetlerinin,
son sigara yudum yudum paylasilmasaydi eger.
Duslere bile kar yagmazdi hic bir zaman, meydan
savaslarinda korkular,
Asklari agir yaralamasaydi eger.
Su gibi akip gecerdi hic gecmeyecekmis gibi duran zaman,
beklemeye degecek olan gelecekse sonunda eger.
Rengi bile solardi duslerdeki saclarin zamanla,
Tanimsiz kokulari yastiklara yapisip kalmasaydi eger.
O buyuk, o görkemli son, ölum bile anlamini yitirirdi,
son umit isigida sönmemis olsaydi eger.
Bu kadarda isitmazdi belkide bahar gunesleri,
her kaybedisin ardindan hayat yeniden baslamasaydi eger.
Anilarda kalirdi belkide zamanla ince bel,
namussuz cay ince
Sen gittikten sonra yanliz kalacagim. Yanliz kalmaktan
korkmuyorumda,
Ya canim ellerini tutmak isterse.
Evet sevgili, Kim özlerdi avuc iclerinin ter kokusunu,
kim uzanmak isterdi ince parmaklarina,
mazilerde görkemli bir yasanmasliga taniklik etmis,
olmasalardi eger.
Can Yücel